Sovyet bilim adamları, Kazakistan'daki Semipalatinsk'teki uzak bir test bölgesinde, SSCB ilk atom bombasını “İlk Yıldırım” olarak başarıyla patlattı. Patlamanın etkilerini ölçmek için Sovyet bilim adamları binalarda köprüler ve diğer sivil yapıları inşa ettiler. bombanın çevresi. Ayrıca nükleer radyasyonun insan benzeri memeliler üzerindeki etkilerini test edebilmeleri için hayvanları yakındaki kafeslere yerleştirdiler. 20 kilometrede, ilk ABD atom patlaması olan “Trinity” ye eşit olan atom patlaması, bu yapıları yok etti ve hayvanları yaktı.
Efsaneye göre, bomba üzerinde çalışan Sovyet fizikçileri, testin başarısız olması durumunda yaşayacakları cezalara dayanarak başarı için onurlandırıldılar. Bomba patlatılmasaydı Sovyet hükümeti tarafından idam edilecek olanlara “Sosyalist Çalışma Kahramanları” verildi ve sadece hapsedilmiş olanlara “daha az prestijli” bir ödül verildi.
3 Eylül'de, Sibirya kıyılarından uçan bir ABD casus uçağı ilk patlamada radyoaktivite kanıtını aldı. O ayın ilerleyen saatlerinde Cumhurbaşkanı Harry S. Truman, Amerikan halkına Sovyetlerin de bomba yaptığını açıkladı. Üç ay sonra, ABD’nin ilk atom bombasını inşa etmesine yardım eden Alman doğumlu bir fizikçi olan Klaus Fuchs, nükleer sırları Sovyet’lere ilettiği için tutuklandı. II. Dünya Savaşı sırasında ABD’nin atom geliştirme merkezinde görev yapan Fuchs, Sovyetler’e daha sonra Nagasaki’ye, Japonya’ya bırakılan “Şişman Adam” atom bombasının mavisi de dahil olmak üzere ABD’nin atom programı hakkında kesin bilgiler verdi. hipotezlenmiş hidrojen bombası hakkında. ABD’nin atom üstünlüğünün kaybıyla birleşen Fuchs’un casusluğunun açıklamaları, Başkan Truman’a, Japonya’daki atom bombalarının yüzlerce kat daha güçlü olduğu teorik bir silah olan hidrojen bombasının gelişmesini emretti.
1 Kasım 1952'de ABD, Pasifik Marshall Adaları'ndaki Elugelab Mercan Adası'nda dünyanın ilk hidrojen bombası olan “Mike” ı başarıyla patlattı. 10.4-megaton termonükleer cihaz anında bir adanın tamamını buharlaştırdı ve bir milden daha geniş bir krater geride bıraktı. Üç yıl sonra, 22 Kasım 1955'te Sovyetler Birliği, ilk hidrojen bombasını aynı radyasyon patlaması ilkesiyle patlattı. Her iki süper güç de artık “süper bomba” olarak adlandırılıyordu ve dünya tarihte ilk kez termonükleer savaş tehdidi altında yaşadı.